Karaciğer Yağlanması Nedir? Belirtileri, Nedenleri ve Tedavisi

Karaciğer Yağlanması Karaciğer yağlanması, karaciğerin yağları olması gerektiği gibi parçalayamaması sonucu karaciğerde çok fazla yağ birikmesi durumudur.

Aug 6, 2024 - 12:17
 0  2
Karaciğer yağlanması, karaciğerin yağları olması gerektiği gibi parçalayamaması sonucu karaciğerde çok fazla yağ birikmesi durumudur. Karaciğer yağlanmasının nedeni yüksek trigliserid düzeyleri, obezite, yetersiz beslenme, hızlı kilo kaybı, aşırı alkol tüketimi, hiperlipidemi, toksinler veya diyabet gibi hastalıklardır. Karaciğer yağlanmasının ilerlediği durumda karın ağrısı, halsizlik ve kilo kaybı belirtileri gözlemlenir. Karaciğer yağlanması tedavisi, sağlıklı bir diyet listesi ve düzenli egzersizle obezite gibi risk faktörlerinin azaltılmasını içerir.

Karaciğer Yağlanması Nedir?

Tıbben hepatik steatoz olarak isimlendirilen karaciğer yağlanması, genelde yoğun alkol tüketimi, tip 2 diyabet ve obezite nedeniyle karaciğerde fazla yağın birikmesi sonucu oluşan karaciğer hastalığıdır. Vücudun yiyecekleri sindirmesine, enerji depolamasına ve toksinleri uzaklaştırmasına yardımcı olan en büyük organı kabul edilen karaciğer, hücrelerde aşırı yağın birikmesi sonucu yağlanma sorunu yaşar.

Alkolsüz yağlı karaciğer hastalığı (NAFLD) ve alkole bağlı yağlı karaciğer hastalığı olmak kaydıyla iki ana türü bulunan karaciğer yağlanması, karaciğerde yağlanma oranı %30’dan büyük olunca olunca laboratuvar ve/veya klinik belirtiler ortaya çıkarır.

Alkol tüketen kişilerde alkole bağlı karaciğer yağlanması görülürken, alkol kullanmayan kişilerde karaciğer yağlanmasının en temel sebebi obezitedir. Yüksek kan şekeri, trigliserid, kolesterol yüksekliği de karaciğer yağlanması nedenleri arasındadır.

Ayrıca kimi hastalarda belirti göstermeyen karaciğer yağlanmasının yaygın belirtileri arasında karın ağrısı, yorgunluk, kilo kaybı, ciltte sararma ve karaciğer büyümesi yer alır.

Karaciğer Yağlanması Neden Olur?

Karaciğer yağlanmasının nedenleri yoğun alkol tüketimi, obezite, diyabet ve trigliserid seviyesinin yüksek olmasıdır. Hızlı kilo verme ve yeterli beslenmeme de karaciğer yağlanmasına neden olur.

Karaciğer yağlanmasına neden olan durumlar genel olarak şunlardır: Yoğun alkol tüketimi Obezite Yüksek kan şekerine bağlı diyabet Trigliserid Kolesterol yüksekliği Yüksek tansiyon Hareketsiz yaşam Yetersiz beslenme Hepatit C hastalığı Hipotiroid Bazı ilaçların kullanımı

Yoğun alkol tüketimi

Karaciğerin görevlerinden biri, tüketilin alkolü parçalamaktır. Ancak çok fazla alkol tüketildiğinde karaciğer bu alkolü parçalayamaz ve yağlanma ortaya çıkar. Bu yüzden aşırı alkol tüketimi karaciğer yağlanmasının temel sebebi sayılır.

Obezite

Fazla kalori tüketmek ve buna bağlı olarak aşırı kilo almak karaciğerde yağ birikmesine neden olur. Karaciğer, yağları olması gerektiği gibi işleyip parçalamadığında çok fazla yağ birikimi meydana gelir. Obezite, diyabet veya yüksek trigliserit gibi başka hastalıkları olan kişilerde karaciğer yağlanması ortaya çıkar.

Diyabet

Tip 2 diyabet hastası olan kişilerin birçoğunda karaciğer yağlanması sorunu görülür. Diyabet, alkole bağlı olmayan karaciğer yağlanmasının altında yatan ana faktördür.

Trigliserid

Yüksek trigliserid düzeyine sahip olan kişilerde karaciğer yağlanması problemi meydana gelebilir.

Kolesterol yüksekliği

Çok fazla yağlı ve şekerli besinler tüketilmesine bağlı olarak kandaki kolesterol oranı yükselir. Kolesterol yüksekliği de karaciğerlerde hasar meydana getirmesiyle birlikte karaciğer hücrelerinde yağlanma oluşturur.

Yüksek tansiyon

Obezite, diyabet, trigliserid ve kolesterol yüksekliğiyle birlikte yüksek tansiyon seviyeleri de birçok organı olumsuz etkilediği gibi karaciğerin yağlanmasına da sebebiyet verir.

Hareketsiz yaşam

Hareketin olmadığı bir yaşam, karaciğer fonksiyonlarının düzgün çalışmamasına neden olarak yağ birikimine yol açabilir.

Karaciğer Yağlanması Belirtileri Nelerdir?

Karaciğerdeki yağlanma ilerlediğinde, kronik yorgunluk, kilo kaybı, halsizlik ve güçsüz hissetme, itştah kaybı, ödem, mide bulantısı ve vücudun kanamaya daha yatkın hale gelmesi yaşanan belirtilerdir.

Karaciğer yağlanmasında ortaya çıkan belirtiler şunlardır: Aşırı yorgunluk Cilt ve göz akında sararma (sarılık) İdrar renginde koyuluk Cilt kaşıntısı Karnın sağ üstünde ağrı Bacaklarda ve karında şişlik (ödem) İştah ve kilo kaybı Mide bulantısı ve kusma Vücudun kanama ve morarmaya yatkın hale gelmesi Deride örümcek benzeri kan damarları oluşması Karaciğerin büyümesi (hepatomegali) Adet döngüsünde düzensizlikler Yağlanma ileri boyutlara ulaştıysa ve karaciğere zarar vermeye başladıysa kan kusma, dışkının siyah renge dönüşmesi ve idrarda koyuluk ortaya çıkabilir.

Karaciğer yağlanması belirtileri hafif ya da yok denecek kadar az olabilir, bu sebeple genellikle rutin bir kan testi veya karaciğer ultrasonu sırasında tanı konulur.

Karaciğer Yağlanması Tanısı Nasıl Konulur?

Genel sağlık kontrolü veya bir hastalık sebebiyle yapılan biyokimyasal tetkikler sırasında, karaciğer testlerinin (sıklıkla ALT ve GGT) yüksek bulunması veya üst karın ultrasonografisinde karaciğerde yağlanma saptanması tanıya giden ilk adımdır. Bazen bahsedilen risk faktörlerine sahip olmayan kişilerde de karaciğer yağlanması olabilir. Genetik faktörlerin rolü söz konusudur. Alkol alan ama bunu gizleyen hastalar da tanı güçlüğü yaşanabilir.

Yani bu hastalar sık doktora giden kişilerdir. Genellikle üst karın ultrasonografisinde karaciğerde yağlanma ve büyüme tanısı konur. Bazen de rutin yapılan testler olan ALT, AST ve GGT gibi karaciğer testleri yüksek çıkınca araştırılan hastada yağlı karaciğer hastalığı (hepatosteatoz) tesbit edilir. Tabii ki ADYKH tanısı konulmadan önce belirlenen sınırın üzerinde alkol alınmasına bağlı alkolik karaciğer hastalığı, viral hepatitler (hepatit B ve hepatit C), ilaç toksisitesi (kortikosteroidler, tamoksifen, amiadarone, methotrexate, lomitapide ve mipomersen gibi), Wilson hastalığı (karaciğerde bakır birikmesi ile karakterli), hemokromatozis, alfa-1 antitripsin eksikliği ve otimmun hepatitler gibi hastalıklar ekarte edilmelidir. Ayrıca açlık, süratli zayıflama, parenteral (damar yolu ile) beslenme, Abetalipoproteinemi ve Lipodistrofi makroveziküler karaciğer yağlanması yapan ve konumuz dışında kalan hastalıklardır.

Sadece karaciğer yağlanması olan hastalarda seyir iyi huyludur ve siroza ilerleme riski düşüktür.  Alkol dışı yağlı karaciğer hastalığı olanlarda hastalığın gidişatı ile ilgili en önemli bulgu karaciğerde iltihabi aktivite ile birlikte fibrozisin yani bağ dokusu birikmesinin olması ve fibrozisin derecesidir. Gerek siroza ilerleme ve gerekse hepatoselüler karsinoma (HSK)  ve diğer komplikasyonların gelişmesi hususunda  yol göstericidir. Fibrozisin tesbiti ve derecesini belirlemede ideal olmayan altın standart karaciğer biyopsisidir. Ancak gerek biyokimyasal testlerle yapılan değerlendirmeler, gerekse karaciğerin doku sertliğini, ya da elastikiyetini ölçen Elastografiler (Fibroscan, US ile elastografi ölçümü, MR Elastografi) son derece yararlı bilgiler sağlar. Gerekirse bunlardan sonra da biyopsi yapılabilir.

Karaciğer Yağlanması Tedavisi Nasıl Yapılır?

Karaciğer yağlanmasının tedavisinde ilk adım hastanın kilo verip alkolü bırakmasıdır. Yapılan araştırmalara göre bir hasta kilosunun yüzde 10’unu verirse karaciğer hastalıkları gerilemektedir. Kilonun yüzde 5’i verildiğinde olumlu iyileşme başlamaktadır.

Eşzamanlı olarak diyabet varsa onun da regüle edilmesi, şeker düzeyinin belirli sınırlarda tutulması, diyet ve ilaçlarla şekerin düzenlenmesi de karaciğer yağlanması sorununun çözülmesini sağlar.

Kolesterol varsa yine diyet ve ilaçlarla hastanın karaciğer yağlanması sorunu azaltılabilir, karaciğerin eskiye dönüşü sağlanabilir. Bu hastaların çoğunda kolesterol ve trigliserid yüksekliği görülmektedir.

Yapılan araştırmalarda yağlanmadan dolayı karaciğer testleri yüksek hastalarda kolesterol ve trigliserid yüksekse kolesterol düşürücü ilaçların kullanılmasının karaciğere yararlı olduğu görülmüştür. Unutulmaması gereken kural, her kim olursa olsun kolesterol ilaçları başlandığında üçüncü-dördüncü aylarda kontrol amaçlı karaciğer testlerine bakmak yararlıdır. Kilo vermenin yöntemi diyet ve egzersizdir ve bu doğrultuda akdeniz mutfağı son derecede faydalı bir sonuç verir ve kilo vermek için etkili bir beslenme türü olarak kabul edilir.

Ayrıca haftanın üç ya da dört günü mutlaka yürüyüş, yüzme veya spor salonunda yapılan aktiviteler olmalıdır. Bu adımlar uygulandığında hastanın karaciğeri düzelebilir.

Eğer hastalık ilerlerse son çare olarak karaciğer nakli işlemi yapılır. Karaciğer yağlanması olan hastalar nakilde de özel bir grubu oluştururlar çünkü kilolu hastalar karaciğer nakli de görece zor olmaktadır. Bu hastaların zayıflaması önceliklidir. Hastalık ilerlemeden kilo vererek, egzersizle önceki hedef olmalıdır.

Karaciğer Yağlanmasına Ne İyi Gelir?

Başta enginar, baklagiller, süt ürünleri ve et olmak üzere bazı besinler karaciğer yağlanmasına iyi gelir.

Karaciğer yağlanmasına iyi gelen yöntemler şunlardır: Ispanak ve brokoli gibi yeşil yapraklı sebzeler Somon, ton balığı, alabalık, sardalya gibi omega-3 yağ asitlerinden zengin balıklar Bezelye, nohut, çavdar ve yulaf gibi lifli baklagiller ve tam tahıllar Enginar ve yaban mersini gibi antioksidan kaynağı sebze-meyveler Zeytinyağı, avokado yağı ve kanola yağı gibi doymamış yağlar Zerdeçal Sofra şekeri ve yüksek fruktozlu mısır şurubu gibi ilave şekerleri azaltmak

Karaciğer Yağlanması Nasıl Önlenir?

Basit önlemlerle karaciğer yağlanmasının önüne geçilebilir. Karaciğer yağlanmasına karşı alınabilecek önlemleri şöyle sıralayabiliriz; Günde 30 dakika tempolu yürüyüş yapılmalıdır Ağırlıklı egzersizle beraber kas egzersizleri de yapılabilir Metabolizmayı düzenleyen beslenme alışkanlıkları ve özellikle Akdeniz tipi diyet tercih edilmelidir Tekli doymamış yağ asitleri içeren zeytinyağı, balık ve sebze tüketilmelidir Yağdan, rafine şekerden ve unlu mamullerden kaçınılmalıdır Raf ömrü olan, koruyucu içeren, kapalı kutulardan uzak kalınmalıdır

Karaciğer Yağlanması Hakkında Sık Sorulan Sorular

Karaciğer yağlanmasının ilk evre belirtileri nelerdir?

Karaciğer yağlanması ilerleyip siroz oluşana kadar asemptomatik yani belirti vermeyebilir. Yine de karnın sağ üst kısmında ağrı veya dolgunluk hissi, iştah kaybı, mide bulantısı ve kilo kaybı yaşanabilir.

Obezite karaciğere zararlı mıdır?

Giderek artan obezite, insülin direnci ve sağlıksız beslenme alışkanlıklarının neden olduğu karaciğer yağlanması kalp damar hastalıkları ve beyin damar hastalıklarına maruz kalma olasılığını ciddi oranda artırmaktadır. Şeker hastalarının insülin direnci yükseldikçe karaciğer yağlanması görülme riski aynı oranda artmaktadır.

Karaciğer yağlanması siroza çevirir mi?

Evet çevirir. Siroz evresine kadar hiçbir belirti vermeyen hastalık sinsice ilerlemektedir. Karaciğer belirti verdiğinde hasta artık siroz olmuştur. Tedavi süreci çeşitli ilaçlarla gerçekleşmektedir ancak sağlıklı ve düzenli beslenme ile fiziksel aktivite en faydalı tedavi biçimidir. Obezite, şeker hastalığı ve ilk tanı konulduğunda karaciğer dokusunda yağlanmanın (steatoz) yanı sıra karaciğer iltihabı (hepatit) ve bağ dokusu gelişimi (fibrozis) bulunan hastalarda (bu tabloya “non-alcoholic steatohepatitis” NASH-alkol dışı karaciğer yağlanması ve iltihabı denir) siroz riski yüksektir. Bunlar daha yakından izlenmeli ve yağlanmaya yol açan bozukluklar giderilmeye çalışılmalıdır.

Karaciğer yağlanmasına ne kadar sıklıkla rastlanır?

Karaciğer yağlanması çok sık karşılaşılan bir rahatsızlıktır. Türkiye ve gelişmiş batı ülkelerinde obezite, hiperlipidemi ve aşikar-gizli şeker hastalığı toplumun en az üçte birini etkileyen ciddi sağlık sorunlarıdır. Dolayısıyla bu kişilerin çoğunda görülen karaciğer yağlanmasına da çok sık rastlanır. Hatta karaciğer yağlanmasına en sık rastlanan karaciğer hastalığı bile denilebilir.

Alkol almamak karaciğeri korumak için yeterli midir?

Alkol almamak karaciğeri korumak için yeterli bir önlem değildir. Özellikle ülkemizde sirozun sadece %10-15’inin sebebi alkoldür. Türkiye’de sirozun en sık sebebi hepatit B ve hepatit C olmaya devam etmektedir. Üzerinde durduğumuz alkol dışı yağlanma giderek artan sıklıkta siroza sebep olabilen bir hastalık olarak kabul edilmektedir. Sağlıklı beslenme ve düzenli spor ile sağlanacak uygun kiloya ek olarak, hiperlipidemi ve glikoz metabolizması bozuklukları ile sıkı mücadele işin esasını oluşturmaktadır. Bu sadece karaciğer için değil, genel sağlık için de gerekli olan bir yaklaşımdır.

Karaciğer yağlanması ciddi bir sorun mudur?

Evet, karaciğer yağlanması ciddi bir sorundur. Karaciğer hücrelerinde yağ birikmesinin (karaciğer yağlanması) esas bozukluk olduğu durumların başında alkole bağlı karaciğer hastalıkları (alkole bağlı karaciğer yağlanması, akut alkolik hepatit, alkolik siroz gibi) gelir. Ancak son yıllarda giderek artan şekilde, alkole bağlı olmayan karaciğer yağlanmasının da ciddi karaciğer hastalıklarına yol açabildiği ortaya konmuştur. Bu durum “alkol dışı yağlı karaciğer hastalığı hastalığı” (İngilizce literatürde “non-alcoholic fatty liver disease” - NAFLD olarak geçer) olarak isimlendirilir.

Karaciğer yağlanmasına ne iyi gelir?

Kilo vermek ve egzersiz karaciğer yağlanmasına iyi gelmektedir. Akdeniz tipi beslenme ve haftada 3-4 gün egzersiz yapılmalıdır. Ayrıca karaciğer için en faydalı besinlerin arasında kahve gelmektedir. Günlük kahve tüketimi karaciğer yağlanmasının yanında karaciğer kanserine bile iyi gelebilmektedir. Kamuoyunda karaciğer yağlanmasına iyi geldiği bilinen enginar ve deve dikeni kahve kadar etkili sonuçlar vermemektedir. Günde 3 fincan kahve karaciğer hastalarının tedavi sürecine olumlu faydalar sağlamaktadır.

Karaciğer yağlanması diyeti nasıl yapılır?

Metabolizmayı düzenleyen beslenme alışkanlıkları ve özellikle Akdeniz tipi diyet tercih edilmelidir. Tekli doymamış yağ asitleri içeren zeytinyağı, balık ve sebze tüketilmelidir. Karaciğer yağlanması diyeti yaparken yağdan, rafine şekerden ve unlu mamullerden kaçınılmalıdır. Raf ömrü olan, koruyucu içeren, kapalı kutulardan uzak kalınmalıdır.

Karaciğer yağlanması ilaç ile düzelir mi?

Bu konudaki en doğru bilgiyi doktorunuzdan alabilirsiniz. İnternette ‘karaciğer yağlanması kürü’, ‘Karaciğer yağlanması ilacı’ şeklinde geçen ürünlere inanmamak gerekir. Bir gastroenteroloji uzmanı size doğru yönlendirmeleri yapacaktır.

Alkol dışı yağlı karaciğer hastalığında genetik önemli mi?

Karaciğer yağlanmasının birinci derecede akrabalarda normal popülasyonda sık olabildiği belirtilmiştir. Daha ciddi hastalık fenotipini belirleyen genotiplerle ilgili mutasyon araştırmaları devam etmektedir. Adiponutrin bu konuda üzerinde en çok çalışılan hedef konumundadır.  Giderek artan şekilde alkol dışı karaciğer yağlanması gençler, adölesanlar ve hatta çocuklarda da görülmektedir. Erkeklerde daha sıktır.

Karaciğer yağlanmasında ameliyat önerilir mi?

Bariatrik cerrahi ve endoskopik tedaviler; özellikle obez hastalarda etkili kilo azalmasını sağlamak için endoskopik tedaviler; mideye yerleştirilen balonlar, mide çıkışına botox injeksiyonu, endoskopik tüp mide (sleeve gastrectomy), , endoskopik ince barsak by-pass işlemi ve endoskopik duodenal mukozanın yenilenmesi (“resurfacing”) şeklinde sıralanabilir. Bazı işlemler daha yenidir ve yeterince deneyim yoktur. İleri obes (VKİ>40kg/m2) ve yandaş hastalıkları (tip 2 DM, hipertansiyon) olan ADYKH (steatohepatit/kompanse siroz) hastalarında tüp mide (“sleeve gastrectomy”) ve gastrik – intestinal by-pass ameliyatları etkili yöntemlerdir.

What's Your Reaction?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow